Eskişehir Temizlik Şirketi Merdiven Temizliği 0530 746 82 66 - 0542 260 86 02
ÖZNUR AYDIN 0534 864 19 30
ESKİŞEHİR MERDİVEN TEMİZLİK HİZMETLERİ
UYGUN FİYATA KALİTELİ HİZMET SUNUMU

Emek Mh. Yanartaş Sk. No:31 Eskişehir
www.eskisehirmerdiventemizliksirketi.com
0530 746 82 66 - 0542 260 86 02

Suriye’nin bütünlüğü korunmalı!

12.12.2024 

Laik ve bütünleşmiş bir Suriye inşa edilmeli!

Suriye'de yeni dönemi değerlendiren Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. İbrahim Arslan, “Beş farklı gruptan oluşmasına rağmen, bu grupların koordineli ve disiplinli hareket etmeleri, kullandıkları silahlar ve yöntemler, HTŞ’nin askeri olarak bir devlet aklıyla yönlendirildiğini ortaya koymaktadır.” dedi. 

Doç. Dr. İbrahim Arslan, “Suriye’de kurulacak hükümet, Suriye’nin bütünlüğünü esas almalı, ülke federal ya da konfederal bir yapıya dönüşmemelidir. Suriye’nin yeni anayasası insan haklarına güçlü vurguda bulunan, laik ve bütünlüğü korunmuş bir Suriye’yi inşa etmeye yönelik olmalıdır.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. İbrahim Arslan, Suriye’de yeni dönemi değerlendirdi.

Esad rejimi 12 günde nasıl devrildi?

Doç. Dr. İbrahim Arslan, Astana süreci kapsamında Suriye’deki çatışmasızlık bölgelerinden bir olan İdlib’de yönetimi elinde bulunduran Heyet Tahrir eş-Şam’ın (HTŞ); Türkiye’nin kontrolündeki Suriye Milli Ordusu’nun bir kısım unsurlarıyla, 27 Kasım 2024’te başlattığı harekâtın, 12 gün sonra, 8 Aralık 2024’te, Şam’ın ele geçirilmesi ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın ülkeyi terk etmesiyle başarılı biçimde sona erdiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:

“Suriye’de yaşananları Ortadoğu’daki diğer gelişmeler ve Rusya-Ukrayna Savaşı ile birlikte değerlendirmemiz gerekmektedir. Bilindiği üzere, HAMAS’ın 7 Ekim 2023’te başlattığı Aksa Tufanı operasyonunun hemen sonrasında, İsrail’in HAMAS’a ve Gazze’deki Filistinlilere karşı bir yılı aşkın süredir devam eden saldırılarına HAMAS artık etkili cevap veremez hale geldi. HAMAS’ın kontrolünü kaybetmesi üzerine İsrail, vakit geçirmeksizin, İran’ın en önemli destekçilerinden olan Lübnan’daki Hizbullah’a karşı saldırı başlattı. Hizbullah’ın komuta yapısını hedef alan İsrail saldırıları, burada da başarılı oldu. Rusya’nın; batılı ülkelerin Ukrayna’ya yoğun desteği nedeniyle, Ukrayna karşısında bir türlü sonlandıramadığı savaş, Rusya’yı Suriye cephesinde güç azaltmaya mecbur bıraktı. Bu gelişmelerden dolayı İran ve Rusya’dan yeterli desteği alamayan Esad rejiminin; Halep’teki güçlerini geri çekerek şehrin yönetimini PKK’nın parça yapısı olan PYD/YPG’ye bırakması üzerine HTŞ, harekete geçmenin zamanının geldiğini düşünerek, ileri harekata başladı ve 12 gün içinde Esad rejimi devrildi.”

Arap rejimleri güçlerini halkların almıyordu… 

I. Dünya Savaşı sonrasında Ortadoğu’da kurulan Arap rejimlerinin güçlerini halklarından almadıklarını, mevcudiyetlerini sürdürebilmek için dış desteğe ihtiyaç duyduklarını kaydeden Doç. Dr. İbrahim Arslan, “Suriye’deki Esad rejimini destekleyen dış güçler günümüzde Rusya ve İran’dı. İran, Suriye ile mezhep birlikteliğine dayalı bir ilişki geliştirirken, Rusya, Esad’ın iktidarını sürdürmesi karşılığında Suriye topraklarında Hmeymim’deki hava üssü ve Tartus’taki deniz üssüyle Doğu Akdeniz’de varlık gösterebiliyordu.” dedi.

Esad, Rusya ve İran’ın içinde bulunduğu durumu değerlendiremedi

Türkiye’nin son dönemde muhaliflerle müzakere masasına oturmaya yönelik çağrılarının, Esad yönetiminde karşılık bulmadığını da ifade eden Doç. Dr. İbrahim Arslan, “Bu noktada Esad’ın, Rusya ve İran’ın içinde bulunduğu durumu tam olarak değerlendiremediğini, ne olursa olsun bu iki ülkenin kendisini koşulsuz olarak desteklemeye devam edeceğine ilişkin inancını koruduğunu, görüyoruz. HTŞ’nin 12 gün süren harekâtı esnasında dikkat çeken bazı gelişmelere tanık olduk. ABD, gelişmeleri izlediği yönünde açıklamalar yaparken harekatın durdurulmasına yönelik herhangi bir girişimde bulunmadı. İsrail, HTŞ’nin ilerleyişini adeta kolaylaştıracak biçimde Esad rejimine ait askeri üslere hava saldırılarında bulundu. Irak, Suriye sınırını kapattığını açıkladı. Böylece Esad rejimini desteklemek üzere Irak üzerinden Suriye’ye gelebilecek İran’a ait unsurlara karşı tutum geliştirdi. Türkiye, olayları yakından izlediğini ve başkentlerle görüşmeleri sürdürdüğünü açıkladı.” diye konuştu.

HTŞ, sivillere zarar vermeme konusunda çok dikkatli…

Bu gelişmelerin, HTŞ’nin harekatının anlık olarak planlanmadığını, öncesinde, en azından ABD- Türkiye ve muhtemelen ABD-Rusya arasında bir görüşme trafiğinin gerçekleştiğini, Esad rejiminin içinde bulunduğu durumla ilgili istihbarat alışverişinin gerçekleşmiş olduğu izlenimini verdiğini de anlatan Doç. Dr. İbrahim Arslan, “HTŞ, ileri harekâtı esnasında sivillere zarar vermeme konusunda çok dikkatli davranmakta, sürekli olarak, Suriye’nin geleceğinin, Suriye halkını oluşturan tüm inanç ve ırktan Suriyelilerce birlikte inşa edileceğine vurgu yapmaktadır. İlave olarak, beş farklı gruptan oluşmasına rağmen, bu grupların koordineli ve disiplinli hareket etmeleri, kullandıkları silahlar ve yöntemler, HTŞ’nin askeri olarak bir devlet aklıyla yönlendirildiğini ortaya koymaktadır.” şeklinde konuştu.

HTŞ’nin en önemli sorunu uluslararası toplum tarafından terörist bir örgüt olarak görülmesi…

“Esad rejiminin Başbakanı Muhammed Gazi el-Celali’nin HTŞ unsurlarınca konutundan alınması esnasında Başbakana karşı son derece saygılı davranılmasını, Başbakanın halkın seçeceği bir yönetime görevini devretmeye hazır olduğunu ifade etmesini ve yeni hükümetin kurulmasına yönelik olarak çalışmalarını sürdürdüğünü açıklamasını, HTŞ’nin uluslararası tanınırlığına yardımcı olacak izlenimler olarak okuyabiliriz.” diyen Doç. Dr. İbrahim Arslan, sözlerine şöyle devam etti:

“HTŞ önderliğinde kurulacak yeni yönetimde çoğunluk HTŞ unsurlarından olmakla birlikte, Suriye halkını oluşturan azınlıkların temsilcileri de hükümette yer alacak gibi görünmektedir. HTŞ’nin en önemli sorunu uluslararası toplum tarafından terörist bir örgüt olarak görülmesidir. HTŞ, bu yargının kırılmasını sağlamaya yönelik adımlar atmaktadır. Esad’ın ülkeden ayrılması ve halen bulunduğu Rusya’da sürgünde bir hükümet kurmaya yönelik herhangi bir iddiada ya da girişimde bulunmaması, sahadaki durumu kabul ettiğini göstermektedir. Bu noktadan hareketle, HTŞ’yi artık muhalifler olarak isimlendirmek uygun değildir, zira an itibariyle Suriye’de iktidarını sürdüren başka bir irade bulunmamaktadır.”

Yeni anayasa insan haklarına güçlü vurguda bulunmalı

Suriye’de kurulacak hükümete ilişkin değerlendirmede de bulunan Doç. Dr. İbrahim Arslan, şöyle dedi:

“Suriye’de kurulacak hükümet, Suriye’nin bütünlüğünü esas almalı, ülke federal ya da konfederal bir yapıya dönüşmemelidir. Bilindiği üzere Irak, anayasa ile üç parçalı bir yapıya dönüştü. Bu durum, merkezi hükümetin gücünü zayıflatmaktadır. Din ve/veya mezhep farklılığı ya da ırksal farklılıklar, demokrasi kültürünün yeterince içselleştirilmediği Ortadoğu’da merkezi otoriteyi zayıflatan bir yönetimin tercih edilmemesini gerektirmektedir. Suriye’nin yeni anayasası insan haklarına güçlü vurguda bulunan, laik ve bütünlüğü korunmuş bir Suriye’yi inşa etmeye yönelik olmalıdır. Biraz evvel ifade ettiğim farklılıklar, maalesef, Ortadoğu’da aynı coğrafyada yaşayan halkların uluslaşmasını güçleştirmekte, yönetimi ele geçiren unsur, karşıt olarak gördüğü unsur ya da unsurlara hayat hakkı tanımamakta, kamu hizmetlerine erişim engellenmektedir.”

‘Senin dinin sana, benim dinim bana, devlet hepimize’ anlayışı egemen kılınmalı!

Suriye’nin, Esad ailesinin yönetimindeki yıllar süresince acı tecrübeler elde ettiğini kaydeden Doç. Dr. İbrahim Arslan, “Bu, tekrar edilmemelidir. ‘Senin dinin sana, benim dinim bana, devlet hepimize’ anlayışı egemen kılınmalıdır. Bunun adı laikliktir. Bunun tesisinin zor olacağını öngörebiliyorum, ancak barış içinde bir arada yaşamanın başka formülü bulunmamaktadır. Dünya her gün yeniden kurulmaktadır, değişime uyum sağlamak gerekiyor. Gelişmelerin bir mezhebin galibiyeti olarak görülmesi ve bu anlayışın desteklenmesi, bölgede barışı istememektir.” dedi.

HTŞ’nin lideri Golani’nin geçmişi…

Batı tarafından desteklenen HTŞ’nin lideri Ebu Muhammed Golani’nin geçmişindeki El Kaide bağlantısının, belki de kendisine karşı güvenin oluşması konusunda karşısına çıkabilecek en önemli engel olduğunu da anlatan Doç. Dr. İbrahim Arslan, “Bu engeli aşmada kendisine yardımcı olabilecek ülke, halkı büyük çoğunlukla laikliğin önemini kavramış, demokrasiye inanmış Türkiye’dir. Golani, iç istikrarı sağladıktan sonra, İran’ın yaptığı gibi İsrail’e karşı bir tutum geliştirmemelidir. İsrail, duygusal yaklaşılarak çözülebilecek bir mesele değildir, siyasi bir gerçeklik olduğu kabul edilmelidir.  Filistin halkının hakları, karşılıklı endişeleri anlamaya çalışan bir vizyonla daha güçlü savunulabilir. Aksi halde, güçlenen karşılıklı önyargılar, sorunu içinden çıkılmaz hale getirmektedir.” diye konuştu.

Suriye’deki mevcut durum, Rusya ve İran’ın başarısızlığı mı?

Suriye’deki mevcut durumun, Rusya ve İran’ın başarısızlığı olarak tanımlanabileceğini de ifade eden Doç. Dr. İbrahim Arslan, “Savaş kaynak gerektirir ve Rusya, ABD liderliğindeki Batı’ya karşı Ukrayna’da giriştiği mücadelede yetersiz kalarak, Ukrayna’yı NATO ve AB üyeliği perspektifinden vazgeçirememiştir. Trump’ın iktidara gelmesiyle, muhtemelen ABD, Rusya’nın işgal ettiği Kırım ve Donbas bölgesinin Rusya’ya ait olduğunu kabul edecek; Rusya da Ukrayna’nın NATO üyeliği konusunda sessiz kalacaktır.” ifadesinde bulundu.

Yakın gelecekte dünyayı neler bekliyor?

Şii hilalindeki en önemli unsur olan Suriye’de Nusayrilerin yönetimi kaybettiğini; İran’ın önemli destekçilerinden olan Lübnan’daki Hizbullah ve Gazze’deki HAMAS’ın, aktör olma özelliklerini yitirmek üzere olduğunu kaydeden Doç. Dr. İbrahim Arslan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Suriye’de yaşananlar, yakın gelecekte İran’ın iç istikrarının sarsılabileceğine yönelik ipuçları vermektedir. İran’ı zor günlerin beklediğini ifade etmek yanıltıcı olmayacaktır. Bu noktada Türkiye’nin; Suriye’nin güneyinde İsrail ve PYD/YPG yakınlaşmasıyla oluşabilecek olası bir koridora karşı da temkinli olması gerektiği belirtilmelidir. Son olarak, Ukrayna ve Ortadoğu’daki durumun, ABD’nin, Asya Pasifik bölgesinde Çin’e yönelmesine olanak sağladığını vurgulamak isterim. Asya-Pasifik, önümüzdeki süreçte tansiyonun yükseleceği bir bölge olarak uluslararası gündemin ön sıralarında yer alacaktır.” 

Gönderen: journal
1416 defa okundu 
 


_medya advertorial

_haberler advertorial

_gundem advartorial

_Gündem

_biz advertorial

İslam

Yaşam
OEDAŞ’ın gönüllü çalışmaları ödülle taçlandı
Yetim Vakfı, Hikayesinin Başladığı Yerde
Araştırma: Suriyeliler Ülkesine Geri Dönmek İstiyor!
Kaçak Elektrik Kullanımı, Can Ve Mal Güvenliğini Tehdit Ediyor
2025 üç aylar ne zaman başlıyor?

Spor
Eses yüz güldürmeye devam ediyor
Eskişehirspor, Bölgesel Amatör Lig’de Seyirci Rekorunu kırdı
Türkiye’nin Dünya Kupası elemelerinde rakipleri belli oldu
Liseler arası futbol turnuvasında şampiyon oldular

Sinema
KARANTİNA’DA GERİ SAYIM BAŞLADI!
TÜRK SİNEMASINDA BİR İLK
“BAĞLANTI HATASI” Geliyor
GELECEĞİN SİNEMACILARI ÖDÜLLENDİRİLDİ
KARANTİNA’ FİLMİNİN İLK FRAGMANI YAYINDA…

Sağlık
Kuru fasulye etin yerini tutabilir mi?
Kış aylarında yaşlılar ve sağlık sorunu olanlarda sakatlanma riski daha yüksek!
ÇOCUKLARDA DA BÖBREK TAŞI GÖRÜLEBİLİYOR
İnternetten besin takviyesi alırken nelere dikkat etmelisiniz?
Kireçlenme gençleri de etkiliyor

Politika
Alkollü saldırgana zabıta neden müdahale etmeyip izledi?
“Hal Camii yıkılmayacak, aksine korunacak”
Albayrak’tan Kazım Kurt’a "Sen önce belediyedeki adli vakalara cevap ver"
“Türkiye’yi, bölgesel ve küresel her önemli meselede görüşü sorulan bir ülke hâline getirdik”
Ak Parti İl Kadın Kolları Başkanı Feriha Ertorun oldu

 

 
Polis
ESKİŞEHİR’DE JANDARMA TANITIM ETKİNLİĞİ DÜZENLENDİ
Emniyetten vatandaşlara dolandırıcılık uyarısı! Bu maillere dikkat

Otomobil-Motorsiklet
Toyota Türkiye, 30 yılda 3 milyon 700 bin adet otomobil üretti
Otomotivde 2025 Küçülmeyi Yönetebilenlerin Yılı Olacak!
Cerebrum Tech ve Togg’dan yapay zekâ alanında dev iş birliği!
Zorunlu trafik sigortasında yeni dönem
“Hurda Teşvikiyle ÖTV’siz Araç Zor Görünüyor”

Magazin
Sarar’dan Kamuoyu Açıklaması
Halk Tv bildiğiniz gibi...Emevi Camii’ndeki şükür namazı hazımsızlığı pes dedirtti
Ayşe hanıma sorulacak sorular listesi
“Büyükerşen’den son Kazık!”
Domuz avına giden var mı?

Kültür-Sanat
TURİZMİN LOKOMOTİFİ YOLA ÇIKTI
TURİSTİK DOĞU EKSPRESİ YOLA ÇIKIYOR
Eskişehir’de Uluslararası Öğrenciler Birlik ve Beraberlik Kahvaltısında Buluştu
Lise ve Üniversite öğrecilerine yönelik Umre Ödüllü Gençlik Bilgi Yarışması
Dünya İnsan Hakları Haftası Konferansı Gülay Kanatlı Ortaokulu’nda Gerçekleştirildi

Güncel
“ESKİŞEHİR İÇİN TARİHİ DÖNÜM NOKTASI OLACAK”
Baksan’a bakmıyorsunuz bari şu kapalı pazar yerine baksanız
Eskişehir’de ulaşım sorunu çözüm bekliyor
250 milyon lira SGK borcu olan Kazım Kurt’tan asgari ücret çıkışı
Eskişehir’de araç sayısı artarken yetkililer izlemeyi tercih ediyor

Fıkıh
HATIRLAR İNSANOĞLU, UNUTURDA… BU NE BÜYÜK NİMETTİR!

Eğitim
Rektör Adıgüzel Göreve Başladı: “Yeni şeyler söyleme zamanı”
Dolabınızda iyiliğe yer açın: Öğrenci Butiği hizmete açıldı
Anadolu Üniversite rektörü atandı
Sektör ve öğrenciler 6. Kariyer Günlerinde bir araya geldi
"Puşkin’in Eserlerinde Doğu: Algı, Anlayış, Kavrayış" Uluslararası Sempozyumu gerçekleştirildi

Ekonomi
2025 Yılında Uygulanacak Yeni Asgari Ücret Belirlendi
Eskişehir, Türkiye’nin Teknolojik Kalkınmasında Öncü Şehirlerden Biri Oldu
ASKON Eskişehir, 2024 Çalıştayını Başarıyla Gerçekleştirdi
ESKİŞEHİR OSB 55 YAŞINDA!
“E-ticarete stopaj uygulaması sektörü daraltır”

Ekoloji
Eskişehir’in sıfır atık karnesi açıklandı
1832 Sanayide Yeşil Dönüşüm 2024-1 Çağrısının Sonuçları Açıklandı
Her Yenidoğan Adına Bir Fidan
Ekoturizm Rotalarında Kış Büyüsü
İklim değişikliği hayvanların yaşamını ve ekosistemleri tehdit ediyor!

Bilim-Teknoloji
E-DEVLET 16 YAŞINDA
Siber suçlular da tatil sever
Çocuk İçin Dost Uygulamalar (DUY) web sitesi ve ihbar hattı ile 2 bin 394 içerik hakkında işlem yapıldı
İkinci el telefon almak güvenli mi?
TÜRKİYE’DE 303 MİLYON AKTİF SOSYAL MEDYA HESABI VAR

AlfaTürk

Eskişehir Temizlik Şirketi Merdiven Temizliği 0530 746 82 66 - 0542 260 86 02 - 0530 746 82 66