KIZIL GEYİKLERİN YAŞAM ALANINDA, 187 BİN AĞAÇ KATLEDİLDİ Mİ?
Köylülerin tepkisini çeken madencilik girişimiyle ilgili hazırlanan ÇED dosyasında dikkat çeken bir başka nokta daha vardı…— Karaçam Köyü ile birlikte.
Ruhsat sahası içerisinde (1555 hektarlık ormanlık alanda) yaklaşık 187 bin 225 adet ağacın bulunduğu, bunların ise kesileceği iddia ediliyordu…
Bu durum, ardıç, meşe, karaçam ve sedir gibi ağaç türlerinin katledilmesi anlamına geliyordu…
Diğer yandan, projenin ÇED raporunda kesilecek ağaçların yerine 5 katı kadar ağaç dikileceği belirtilmişti…
Süreci daha iyi anlayabilmek, bu yazı ile bütünlük sağlayabilmek için lütfen 23 Mart tarihli ‘MADEN ÇIKARACAĞIZ DİYE ORMANI KATLEDİYORLAR!’ başlıklı Yenigün Gazetesi Güvence köşemize göz atınız…
Biz ise kaldığımız yerden anlatmaya devam edelim…
…/…
CELAL ÖNGEL BEY ‘KIZILGEYİKLERİN YAŞAM ALANI’ İDDİASINDA BULUNMUŞTU…
O dönem bir iddia epey ses getirmişti…
Davacılardan Celal Öngel Bey, ‘maden sahası içerisinde Tarım ve Orman Bakanlığı’nın gelir getirici türler ve bal ormanı için ağaçlandırma yaptığını, söz konusu ağaçların da yok edileceğini’ dile getirmişti…
Ki bu ciddi bir iddia idi…
Hatta iddialarını bir adım öteye götürmüş;
‘Geçtiğimiz yıl bu bölgede 15-20 civarında kızıl geyik gördüm… Sürü halindelerdi… Eskişehir’den gelen fotoğrafçılar da görüntülemişlerdi… Ancak bu canlıların yaşadıkları alanın herhangi bir koruma statüsü bulunmuyor... Madencilik faaliyeti yaban hayatını da yok edecek’ diyerek bir nevi madencilik izni verilen bölgenin kızıl geyiklerin de yaşam alanı olduğunu’dile getirmişti…
…/…
#ESKİŞEHİR 1. İDARİ MAHKEMESİ 187 BİN AĞACI KESİLMEKTEN KURTARDI!
Eskişehir’deki krom-manyezit ocağı için yapılması planlanan ağaç katliamı, yöre halkının açtığı dava sonucu mahkeme tarafından durduruldu…
Detaylara göz atalım…
Mahkemenin iptal kararında, maden sahasındaki orman alanlarıyla ilgili değerlendirme yapılmaksızın ÇED Olumlu kararının alındığına işaret edilerek bu durumun mevzuata aykırı olduğu belirtiliyordu…
Kent’imizin #Sivrihisar, #Mihalıçcık ve #Belikova ilçeleri mücavir alanları içinde bulunan özel bir firmaya ait Demir-Nikel Ocağı ile kırma eleme tesisi için hazırlanan kapasite artışı projesine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mayıs 2019’da ÇED Olumlu kararı vermişti…
Proje için hazırlanan ÇED raporunda 187 bin 225 adet ağacın kesilmesi planlanıyordu...
Mahkemenin iptal kararında, maden sahasındaki orman alanlarıyla ilgili değerlendirme yapılmaksızın ÇED Olumlu kararının alındığına işaret edilerek bu durumun mevzuata aykırı olduğu belirtildi…
…/…
ÇED OLUMLU KARARIDA İPTAL EDİLDİ!
Tarım alanları, meralar ve dahi orman arazilerinden oluştuğu iddia edilen maden sahası için verilen ÇED Olumlu kararına karşı dört vatandaşın açtığı iptal davasını gören Eskişehir 1. İdare Mahkemesi, T.C Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verdiği kararı hukuka aykırı bularak iptal etti…
…/…
İPTAL KARARINDA;
ÇED talep alanında 1/5 bin ve 1/1000 ölçekli imar planlarının bulunmadığı,
Proje alanında bulunan orman arazisinin kadastrosunun henüz yapılmadığı,
Bu durumun ÇED raporu sürecinde dikkate alınmadığı,
Bunun da ÇED olumlu kararını hukuka aykırı hale getirdiği kaydediliyordu…
…/…
ÇED OLUMLU KARARI HUKUKA UYGUN DEĞİL MİYDİ?
Arşiv araştırmalarımızda OGM’nün Mahkemenin talebi üzerine 22 Ekim 2020 tarihli bir yazı yazıyor…
‘Alandaki ağaçların tamamının kesilmeyeceği, sadece çalışma yapılacak alandaki ağaçların kesileceği’
Yönünde beyanda bulunmasının #ÇED yönetmeliğine aykırı olduğu kaydediyordu…
Ezcümle;
‘Söz konusu orman alanları ile ilgili ÇED raporunda gerekli değerlendirmeler yapılmaksızın dava konusu ÇED olumlu kararının alındığı anlaşıldığından, bu gerekçelerle davaya konu ÇED olumlu kararında mevzuata uyarlık bulunmadığı kanaatine varılmıştır… Sonuç olarak; İR:49355, İR:49356 ‘Krom Manyezit Ocağı Kapasite Artışı, Demir-Nikel Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi Projesi’ için verilen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 14/05/2019 tarih ve 5516 sayılı ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu’ kararında yukarıda detaylıca açıklanan gerekçeler mucibince hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Açıklanan nedenlerle; dava konusu işlemin iptaline, 15 gün içerisinde Danıştay’da temyiz yolu açık olmak üzere, 25/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.’
…/…
#ESÇEVDER’İN İDDİASI ‘AĞAÇ SAYISI 187 BİN DEĞİL, 400 BİN’
Kasım 2020’de ses getirecek bir iddia ise ESÇEVDER Başkanı Sadık Yurtman Bey’den gelmiş, bahse konu ÇED alanı içerisinde kesilecek ağaç sayısının ÇED raporunda belirtildiği gibi 187 bin değil 391 bin 593 olduğunu söylemişti…
ESÇEVDER Başkanı Sadık Yurtman, yapılan yargılama kapsamında bölgede bilirkişi incelemesi yaptırıldığını, rapora göre ÇED alanı içerisinde kesilecek ağaç sayısının ÇED raporunda belirtildiği gibi 187 bin değil 391 bin 593 olduğunu, mera alanın ÇED raporunda gösterilmediğini öğrendiklerini iddia etmişti…
…/…
DOĞAL YAŞAM TALAN EDİLECEK…
Sayın Yurtman bakın ne demişti?
400 bin ağacın kesilmesine sessiz kalmak bu katliama ortak olmaktır. Biz bu katliama ortak olmayacağız…
Çevreye yönelen bu tehdit aynı zamanda tarım arazilerine, #Porsuk Çayı’na, yer üstü ve yer altı su kaynaklarına, yöre halkının soluduğu havaya, geçim kaynaklarına yönelmiş bir tehdittir!
Maden cevherinin yeraltından çıkarıldığı ekonomik olarak en değersiz haliyle yurtdışına satılması uğruna yurdumuzun çölleştirilmesinden kim hangi faydayı sağlayacaktır?
400 bin ağacın kesilmesinde bu ülkenin bir menfaati olduğuna inanmıyoruz..
Madencilik, ancak bilimsel gerekliliklere uygun yöntemlerle, halkın ihtiyaç ve menfaatleri gözetilerek yapıldığı müddetçe ülke yararına kabul edilebilir...
Halkın ihtiyaçlarını karşılamaya faydası olmayan, bilimsel gereklilikler göz ardı edilerek yapılan madencilik hepimize ait ve hepimizin sorumluluğunda olan çevrenin talan edilmesinden başka bir şey değildir…
Dün Kazdağları’nda, Manisa Soma Yırca’da, Bursa Yenişehir Kirazlıyayla’da bugün Eskişehir’de… Yarın nerede olacak kimse bilemez...
Ülkenin dört bir yanında çevre katlediliyor…
Demiş, bu soruna tüm ülke olarak duyarlılığımızı göstermeliyiz’ İfadelerini kullanmıştı…
…/…
Bir önceki yazımızda Karaçam Köyünde doğan, görevi nedeniyle ülkemizin birçok yerinden görev yapan E. Devlet görevlisi Ahmet Nuri Arslan Bey’in Mihalıççık Belediye Başkanı ile irtibata geçtiğinden dem vurmuştuk kısaca…
Detaylarını yazalım…
Ahmet Nuri Bey ile konuştum…
‘Aralık 2020’de 4 defa aradım Haydar Çorum Bey’i… Cevap alamayınca MSN’den yazdım.’ Dedi…
Karaçam Köyü ve yöreyi ilgilendirdiğini düşündüğüm için paylaşıyorum dedi…
Ahmet Bey kısaca kendisini tanıtmış,
Konuşma şu şekilde;
Karaçam Köyünde ki Orman Katliamını görünce yüreğim yandı, lütfen oraya bir el atın… Google EARTH’dan bakın, orman kalmamış… Millet yağmur yağmıyor diye yağmur dualarına çıkıyor, ormanlar böyle katledilirse yağmur yağar mı? Rahatsız ettim lütfen bir el atın, ilgilenin. Saygılar…
…/…
Haydar Çorum Bey 12.12.2020 (01.13)de cevaben;
Onay emojisi ile…
Bizdende saygılar
İlgilenicem
Diyor…
O günden bugüne tamı tamına 107 gün geçmiş…
Hala cevap alamamış Ahmet Nuri Bey…
…/…
BU KÖŞE VE ES TV SOSYAL MEDYA DEĞİL, KAPI GİBİ RESMİ BİLİNE…
Bundan öncede farklı hususlarda sorular yöneltmiş, iddialarda bulunmuştuk…
Mihalıççık Belediye Başkanı Sayın Haydar Çorum sosyal medyadan cevap vermeyi tercih etmediğini ifade etmişti yakın çevresine… Kendi tercihidir, saygı duyarız… Bizlerde ‘Sükût ikrardan gelir’ susmak kabul etmek manasına gelir minvalinde düşünmüştük… kalı ki biz sorularımızı şimdi olduğu gibi Güvence köşemizden veyahut ES TV ekranlarından yani kapı gibi resmi kurumlardan yöneltmiştik /yöneltiyoruz…
Gerekirse resmi dilekçe ile sorup cevaplarını er ya da geç sizlere ileteceğiz…
Biz yine de köşemizin muhataplarına her daim açık olduğunu yineleyelim…
…/…
Bir sonraki yazımızda geldiğimiz süreci daha net görme fırsatımız olacak…
ÇED raporu almak için firma tekrar müracaat etti mi?
TC Mihalıççık kaymakamlığı, Karaçam köyü muhtarı /köylüler bu hususa itiraz ettiler mi?
ÇED raporu onaylandı mı?
Çok ilginç dosyalar bizleri bekliyor…
DEVAM EDECEK…
29 Mart 2021 I Arşiv
|
