AK Partili Ahmet Sivri'den Sert Çağrı: "Büyükerşen'in Danışmanlığı Derhal Sonlandırılmalı!"
Eskişehir Büyükşehir Belediye Meclisi Temmuz ayı ikinci oturumunda söz alan AK Parti Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Ahmet Sivri, önceki dönem EBB Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in kurduğu vakıflara kayyum atanması ve devam eden ceza yargılaması süreçleri nedeniyle Büyükşehir Belediyesi'ndeki danışmanlık görevinin derhal sonlandırılması gerektiğini belirtti. Sivri, Büyükerşen'in Büyükşehir Belediyesi ile tüm bağlarının kesilmesi çağrısında bulundu.
Ahmet Sivri, açıklamasında Eskişehir'de yıllardır "kamu hizmeti" adı altında inşa edilen bir sistemin, aslında dar bir çevrenin çıkarı uğruna nasıl dönüştüğünü hep birlikte izlediklerini ifade etti. Bugün itibarıyla bu sistemin mimarlarından biri hakkında ceza yargılamasının devam ettiğini belirten Sivri, üstelik sadece yargılanmakla kalmadığını, bir vakıf yönetiminden, Eskişehir Eğitim Sağlık ve Bilimsel Araştırma Vakfı'ndan (ESBAV), mahkeme kararıyla kayyum ataması suretiyle el çektirildiğini vurguladı.
"Kamu Kaynağının Özel Mülkiyete Dönüştürülmesi İddiası"
AK Parti Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Sivri, bu vakıf üzerinden oluşturulan şirketler zincirini (Çağdaş Okulları, Tuna Turistik A.Ş., ETAM A.Ş.) işaret ederek, hepsinin aynı merkeze bağlandığını ve bunun "kamu kaynağının özel mülkiyete dönüştürülmesi" iddiası taşıdığını söyledi. Devlet Denetleme Kurulu raporlarından MASAK analizlerine, tapu kayıtlarından görev yazılarına kadar onlarca resmi belgenin, Anadolu Üniversitesi’ne ait taşınmazların, insan kaynağının ve bütçesinin yıllar boyunca bir vakıf eliyle özel şirketlere nasıl aktarıldığını ortaya koyduğunu iddia etti.
Sivri, tüm bu gelişmelere rağmen, Yılmaz Büyükerşen’in hâlâ Büyükşehir Belediyesi’nde danışman sıfatıyla görev almasının neyle izah edilebileceğini sordu. İddianameye yansıyan bilgilere göre; Çağdaş Okulları'nın ESBAV Vakfı’ndan alınarak Tuna Turistik A.Ş.’ye devredildiğini, bu şirketin hisselerinin ise doğrudan Yılmaz Büyükerşen ve ailesi adına geçirildiğini belirtti. Ancak ne gariptir ki, ceza davası açıldıktan sonra aynı hisselerin, bu kez kayyum atanan ESBAV Vakfı’na geri verilerek bir tür “görünürde düzeltme” yoluna gidildiğini ifade etti. Sivri, yıllarca vakıftan alınıp özel mülkiyete aktarılan bir yapının, ancak yargılama tehdidi ortaya çıkınca vakfa iade edilmesinin, kamuoyunun vicdanında derin bir soru işareti bıraktığını savundu.
"Belediyenin Sırtında Taşınan Gölge Son Bulmalı"
Anlaşılan o ki, artık ESBAV Vakfı’nda yönetici olarak dahi güvenilemediğinden Büyükerşen'in bu vakfın yönetiminden de mahkeme kararıyla el çektirildiğini ve vakfa kayyum atandığını belirten Ahmet Sivri, şu soruları yöneltti:
-
Vakıftan el çektirilen birine belediyede danışmanlık yaptırmak nasıl bir tercihtir?
-
Ceza yargılaması devam eden bir isimden hangi konuda fikir alıyorsunuz?
-
Belediye Başkanlığı makamında oturanlar sizlersiniz. Danışman sıfatı taşıyan bu şahıs madem bu kadar değerlidir, siz yeterli değil misiniz?
Ahmet Sivri, Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’ye seslenerek, Yılmaz Büyükerşen’e belediyeden halen maaş ödendiğini, makam odası tahsis edildiğini, araç ve personel desteği sağlandığını belirtti. Sivri, bu harcamaların halka maliyetinin ne olduğunu ve bu kalemlerin kuruşu kuruşuna kamuoyuyla paylaşılmaya hazır olup olmadıklarını sordu. Şeffaflık ve hesap verebilirliğin sadece nutuklarda mı, yoksa bu mecliste de geçerli olup olmadığını sorguladı.
Sivri, açıklamasını şöyle tamamladı: "Kurumların itibarı, geçmişle kurdukları duygusal bağlarla değil, bugünkü davranışlarla ölçülür. Kamuoyuna güven vermek istiyorsak, yargılaması devam eden, vakıftan el çektirilmiş ve ciddi iddiaların merkezinde yer alan bir isme danışmanlık görevi vermekle değil, bağlarımızı kesmekle yükümlüyüz. Biz bu açıklamayı bir siyasi polemik için değil, bir vicdan çağrısı olarak yapıyoruz. Belediyemizin sırtında yıllardır taşınan bu gölge artık son bulmalıdır. Eskişehir halkı, hesap soran, şeffaf ve liyakate dayalı bir yönetim anlayışını hak etmektedir."
|
